Erzincanlı işadamı ve İstanbul Ticaret Odası Meclis Üyesi Levent Dursun Akın, Türkiye'yi derinden sarsan Özgecan Aslan cinayetini İTO Meclis gündemine taşıdı.


Meclis toplantısından söz alan Akın, "Mersin Tarsus'ta 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan ASLAN,hayatının baharında canice katledildi. Şeytanca bir ruhla melek kızımızı katleden, toplumumuzdaki genel ahlak anlayışımızla taban tabana zıt olan bu caniyi lanetliyorum. Acılı anne ve babaya Allah'tan güç ve sabırlar diliyorum” dedi.

Levent Dursun Akın konuşmasını şöyle sürdürdü; “Özellikle son yıllarda iyice artan ve maalesef vaka-ı adiye halini alan kadınlara karşı yapılan şiddet eylemleri, kadın cinayetleri ve tecavüzlerini bitirmek için acilen ülke ve toplum olarak önleyici ve caydırıcı bir şeyler yapılmazsa, Allah muhafaza, başka bir gün de bizlerin kanadını koparır bu hain ve karanlık ruhlu insanlıktan nasibini almamış eşkıyalar.
Peki bugünden sonra bu ve benzeri olayların bir daha tekrarlanmaması ve toplumumuzda hiçbir ailenin ocağına böyle acılar düşmemesi için toplum ve ülke olarak neler yapmalıyız?

Bu husus herşeyden önce bir inanç ve ahlak eksikliği meselesidir. Diyanetimiz İslam şuurunu ve güzel ahlak anlayışını, topluma daha etkin bir biçimde yaymak için çalışmalar yapmalı, Kur'an-ı Kerim'in doğru biçimde anlaşılmasını sağlamalı ve Peygamberimiz Hz. Muhammed'in bizlere en büyük örnek ve yol gösterici olduğunu detaylı şekilde toplumun her kesimine izah etmelidir. Kadınların genelde toplumdan gizlediği Aile içi şiddetin önlenmesi de gerekmektedir. Bu bağlamda erkeklerin daha duyarlı olması, onlara emanet edilen kadınlara karşı şiddet eylemlerinde bulunmaması hem dinen hem de ahlaken çok önemlidir. Zira Peygamber Efendimiz Veda Hutbesinde “Kadınlar, Allah'ın birer emanetidir size." ifade buyurmuştu.

Devletimiz ve yetkili kurumları bu hususta özelikle hukuk sistemini yeniden düzenlemeli, Adli Kurumlarımız bu ve benzeri suçlara karşı daha caydırıcı cezalar verilmesi yönünde çalışmalar yaparak bir an önce bunları hayata geçirmesi gerekmektedir. Bu tip suçlar için iyi hal vb cezai müeyyideyi zayıflatan ve toplumun adalete olan güvenini yaralayan uygulamalar ivedilikle ortadan kaldırılmalı ve hakedenlere en ağır şekilde cezaları verilmelidir.

Toplumların ilerlemesinde en önemli hususların başında gelen Eğitim bu anlamda artık çok daha fazla önem arz etmektedir. Sapkınlık ve azgınlıkların önünü almada küçük yaştan itibaren okullarda veya okul sonrası psikolojik eğitim ve destekler göstermelik olarak değil, dünya standartlarında hakkıyla işlenmeli ve küçük yaştan itibaren çocuklarımız ve gençlerimiz bilinçli ve ahlaklı olarak yetiştirilmelidir.

Medyanın son yıllarda giderek artan yozlaşması, ülkemizin genel ahlak anlayışına zarar veren programların ekranlarda artması nedeniyle toplumun tamamı giderek bozulan bir yapıya doğru gitmektedir. Yazılı ve görsel medyanın yanısıra, herkesin bir şekilde dahil olduğu Sosyal Medya platformları da bu gidişatı negatif yönde desteklemektedir. Popülizm yapmak, gündemde yer almak ve şöhretlerini tazelemek isteyen sözde sanatçılara, ekran soytarılarına ve medya maymunlarına karşı ekranlar ve sayfalar hızlı şekilde kapatmalıdır. Artık mantıksız ve sorumsuz açıklama yapmaya kimse cesaret edememelidir.

Toplu taşıma araçlarının güzergahlarında, insanların yoğun olarak vakit geçirdiği mekanların çevresinde özellike gece saatlerinde kolluk kuvvetleri güvenlik tedbirlerini artırmalıdır. Özellikle toplu taşıma araçlarını kullanan şöförler, taksi sürücüleri daha sıklıkla kontrol edilmeli, eğitim, mesleki ve ahlaki kriterlere uymayanlara ruhsat ve izinlerin verilmemesi gerekmektedir”